Singapur Otelleri

Singapur Otelleri - Güneydoğu Asya’da bir geziye mi çıkıyorsunuz. Peki, size bir şehirden, daha doğrusu bir şehir ülkeden söz etsek? İngiliz kolonisi olarak kurulan ama bağımsızlığını kazandıktan sonra dünyanın en varlıklı ülkelerinden biri haline gelen, modernizmin ve teknolojinin sınırlarını zorlayan gökdelenleri, caddeleri, parkları ve alışveriş merkezlerini geleneksel Çin, Malay ve Hint etkileriyle örülü bir atmosferle harmanlayan bir ülke olduğunu söylesek? Dünyanın en işlek limanına ev sahipliği yapar, desek? Singapur tüm bu özellikleriyle görülmeye değer...

Singapur, Güneydoğu Asya’nın en geniş havayolu ağına sahiptir. Dünyanın en iyi havalimanı olarak seçilen Changi Havalimanı’ndaki ülkeye giriş, bagaj alım, yön bulma vb. gibi işlerin ne kadar hızlı, pratik ve sorunsuz yürüdüğünü görünce şaşıracaksınız. Singapur’a hoş geldiniz! Geziniz boyunca şaşıracağınız daha birçok şeyle karşılaşacaksınız. Şehir içinde ulaşım için toplu taşıma son derece uygun ve rahattır. Otobüslerle veya trenlerle şehir içinde rahatlıkla gezinebilirsiniz. Taksiler de gözünüzü korkutmasın, fiyatları gayet makul düzeylerde tutuluyor.

Singapur otelleri Güneydoğu Asya’da bulunan diğer ülkelerdeki otellerle karşılaştırıldığında biraz pahalıdır. Fiyatların özellikle uluslararası etkinlikler veya toplantılar esnasında çarpıcı bir şekilde arttığını göz önüne alarak gezi tarihinizi planlamanızda fayda var. Riverside bölümü konaklama için en güzel yerlerden biridir. Ancak siz kendinizi alışveriş merkezlerine atmanın ve zamanı unutmanın hayalini kuruyorsanız Orchard Yolu’na yakın otelleri tercih edebilirsiniz. ‘Odamdan unutulmaz bir Singapur manzarası görünsün’ diyorsanız Marina Bay tarafındaki seçenekleri değerlendirin. Uyuyacak bir yeriniz olması yeterliyse ve konaklamaya harcanacak parayı Singapur caddelerinde değerlendirmek sizin için çok daha cazipse Little India, Chinatown, Bugis, Clarke Quay bölgelerinde uygun yerler bulabilirsiniz.

Şehirde bir yürüyüşe çıkın; mesela Raffles Road’un başından başlayın ve yönünüzü gökdelenlere doğru çevirin. Japon işgali sırasında hastane olarak kullanılan St. Andrew Katedrali sağınızda kalır. İlk olarak 1837 yılında inşa edilen bu yapı yaklaşık 30 yıl sonra katedral haline getirilmiş. Katedralin önünden devam ettiğinizde Singapur Belediye Sarayı’nı görürsünüz. St. Andrews ve Parlamento Meydanı’nı birleştiren köşeden yürümeye devam ettiğinizde sağ tarafınızda yeni Parlamento Binası’nı solunuzda ise Savcılık Dairesi’ni görürsünüz. Bu binanın önündeki bronz fil heykeli, 1871 yılında Siam Kralı tarafından hediye edilmiş. Biraz daha aşağıya doğru ve Singapur Nehri yönünde devam ettiğinizde Asya Medeniyetleri Müzesi’ni göreceksiniz. Çok uzun bir süre boyunca devlet binası olarak hizmet veren bu yapı, 1860’lı yıllarda mühendis JFA McNair tarafından tasarlanmış ve süreç içinde defalarca genişletilmiş. Genişletme faaliyetleri sonucunda yapı tüm kolonyal bürokrasiye ev sahipliği yapabilecek hale gelmiş. Müzenin en önemli özelliği, bölgede Pan-Asya kültürlerine ve medeniyetlerine dair kapsamlı bir bakış açısı sunmak üzere açılan ilk müze olmasıdır. Singapur’un çok – etnik yapılı kültürünü yakından tanımak istiyorsanız bu müzede biraz zaman geçirebilirsiniz.

Bu keyifli yürüyüşün ardından Marina Bay’e doğru yol alın. Modern Singapur’un en önemli merkezlerinden biri olan Marina Bay’in dünyanın en büyük etkinliklerine ev sahipliği yaptığını, örneğin Formula One Grand Priz’nin dünyada ilk kez burada, geceleyin ışıklandırılmış pistte gerçekleştirildiğini biliyor muydunuz? Merlion Parkı’nda aslan başlı ve balık vücutlu Merlion Heykeli’ne bir selam verdikten sonra birbirlerine yaya köprüleriyle bağlanmış olan ve 101 hektarlık bir alana yayılan Gardens by the Bay diyarını keşfe çıkabilirsiniz.

Alışveriş sizi çağırmaya başlamış olabilir; durum böyleyse en önemli adresiniz Orchard Road’dur. Yaklaşık iki buçuk kilometrelik bir uzunluğa yayılan alışveriş merkezleriyle dünyanın en önemli caddeleri arasında sayılabilecek bu bölge aynı zamanda bir eğlence merkezidir. ION Orchard ve Ngee Ann City gibi dev alışveriş merkezleri burada yer alır.

Singapur, dünyanın en zengin mutfaklarının en güzel örneklerinin bulunduğu bir ülkedir. Bunun tadını çıkarın. Çin, Malay ve Hint mutfaklarının yanı sıra özellikle Çin ve Malay karışımı etkilerle zenginleşen Peranakan veya Nonya olarak da bilinen mutfak kültürünü yakından tanıyabilirsiniz. Baharatlı yengeçle, ‘Kaya’ ve ‘Laksa’yla, ‘Rojak’ ve ‘Popiah’la bu benzersiz mutfakları keşfetmeye başlayın. Boat Quay veya Clarke Quay’deki nehir kenarı restoranları bu keşif için benzersiz bir ortam sunar. Sakız çiğnemeyin ve sokakta istediğiniz yerde sigara içme özgürlüğünüzün olmadığını unutmayın. Şaşıracağınızı söylemiştik!